31.1.13

mesele ediyorum...

nedir ki mesele...

bulut olmuşsa hayal
yağmur biriktirmişse bulut
hayalin güneş ise
ıslanır mı umut

'Benim Sinemalarım': Tarantino, ırkçılık, SAG ödülleri ve vizyon...


Her hafta perşembe günü yaptığımız 'Benim Sinemalarım' uygulamasında bu hafta Tarantino ve Spike Lee arasındaki ırkçılık tartışması, SAG ödülleri ve vizyon filmlerini konuştuk.

Dipnot.tv canlı yayınına Cüneyt Özdemir de katılarak sürpriz yaptı...



Bakın bakalım neler söylemişiz...

İzlemek için buraya tıklamalısınız (:

............

30.1.13

Sinemamız 2013'e çok hızlı girdi

Ülke sinemamız 2013'e çok hızlı bir giriş yaptı.

Sadece Ocak ayının ilk 4 haftasında satılan bilet sayısı 6 milyon 116 bin 639.

Bu verilerin oluşmasının sebebi iki yerli film...

Cem Yılmaz'ın sahne gösterilerinin beyaz perdeye gelmiş hali olan 'CM101MMXI Fundamentals', 3 milyona yakın gişe yaptı. Filmin 4 haftalık bilet satışı 2 milyon 995 bin 554 oldu.

Bu tabloya bir de 'Celal ile Ceren' eklenince, gişe verileri iyice kabardı. Zira Şahan Gökbakar'ın son filmi sadece 10 günde 1 milyon 581 bin 487 kişi tarafından izlendi.

Türkiye'de 2013'ün ilk ayında 100 film gösterildi.

Bunlardan sadece 4'ü yeni yerli yapım. Geçtiğimiz sene gösterime giren ve devam eden yerli filmler de var.

Yerli filmlerin gişeye katkısı 5 milyon bilete yakın.

Görüleceği üzere sinema endüstrisi şu an yerli komedi yapımlar üzerinde yükseliyor.

Box Office'in verilerine göre 2013'ün en çok izlenen filmleri sıralamasında ilk sırada CM101MMXI Fundamentals, 2. sırada Celal ile Ceren, 3. sırada ise geçtiğimiz ayın sonunda vizyona giren ve bu ay da devam eden Pi'nin Yaşamı var. Ang Lee'nin son filmi Pi'nin Yaşamı'nı sadece ocak ayında 245 bin 389 kişi izledi. Filmin toplam gişesi ise 5 hafta sonunda 374 bin 347.

Listenin 4. sırasında yine bir yabancı yapım Efsane Beşli var. Animasyonun 3 haftalık izlenme sayısı 223 bin 829.

2013'ün ilk ayında en çok izlenen filmler sıralamasında 5.'liği Hobbit: Beklenmedik Yolculuk alıyor. Ocak'ta filmi 134 bin 156 kişi izledi. Filme gidenlerin toplam sayısı ise 1 milyon 53 bin 432.

2013'ün hayal kırıklıkları da ilk olarak Ocak'ta kendini gösterdi.

Ülkemizde son dönemde yapılan epik filmlerin gişede ilgi görmesi sonrası ünlü çizgi roman karakteri Karaoğlan da beyaz perdeye taşındı. Kudret Sabancı'nın filmi beklenen ilgiyi görmedi ve sadece 121 bin 420 kişi tarafından izlendi.

Gişeye katkı sağlaması beklenen bir diğer yeni yapım da G.D.O. Karakedi...

Şafak Sezer'in başrolünde yer aldığı filmin ilk 3 günlük gişesi pek de umut vaat edici değil. Zira film, açılış günlerinde 98 bin 931 kişi tarafından izlendi. 300 bin izlenme mümkün görünse de daha fazlası çok ihtimal dahilinde değil gibi.

Geçtiğimiz seneyi 44 milyon izleyici ile kapayan ülke sinemamız, 2013'e çok hızlı başlasa da bu hızın aynen devam etmeyeceği kesin. Sinemanın ölü sezonunu da göz önünde bulundurursak, hızın azalacağını söyleyebiliriz. Ancak bu sene iddialı birçok yapımın beyaz perdeye geleceğini hatırlatarak umutlu konuşmak lazım.

İlk ay için 6 milyondan fazla bilet satılması, her halükarda geçen seneki seviyeye ulaşacağımızı gösteriyor.

28.1.13

Komedi filmleri başı çekiyor

Geçtiğimiz hafta sonu sinemalarda hangi film, ne kadar izlendi?

İşte cevabı:

2013'ün en çok izlenen filmleri arasında olacağı kesin olan "Celal ile Ceren" ve "CM101MMXI Fundamentals", listenin başında...



Şahan Gökbakar'ın son filmi Celal ile Ceren son 3 günde 438 bin 691 kişi tarafından izlendi.

Box Office'in verilerine göre Celal ile Ceren'in 10 günlük gişesi ise 1 milyon 581 bin 407.

Ve bu hafta sonu en çok izlenen ikinci film Cem Yılmaz'ın CM101MMXI Fundamentals'ı... Film, 25 gün sonunda 2 milyon 995 bin 554 kişilik gişe yaptı. Sadece son 3 günde ise 284 bin 436 kişi filmi izledi.

Şafak Sezer'in başrolünü oynadığı G.D.O. KaraKedi'nin açılış verileri ise orta düzeyde. İlk 3 gününde filmi 98 bin 931 kişi izledi.

En iyi yabancı film dalında Oscar adayı olan 'No', 3 günde sadece 590 kişi tarafından izlendi. Bu gayet doğal bir sonuç. Zira film 1 kopya ile vizyonda.

Haftanın diğer yeni filmlerinden Parker 30 bin 515 kişi tarafından izlenirken, Kahraman Maymun ise 29 bin 282 kişiyi salona çekti.

Animasyon film Zarafa ise 3 günde 4 bin 507 gişe yapabildi.

25.1.13

Şahan Gökbakar mı, Cem Yılmaz mı?


2013, gişe bakımından hayli 'bereketli' başladı.

Cem Yılmaz'ın sahne şovlarından derlediği 'CM101MMXI Fundamentals' büyük bir başarı elde etti.

Çok izlenmesi zaten bekleniyordu. Fekat bu kadarı biraz sürpriz oldu diyebiliriz. Zira film 3 haftada 2 milyon 711 bin 118 kişi tarafından izlendi.



Filmin prodüksiyonsuz, sadece sahne şovlarından oluşması ve bir 'sinema eseri' olarak beyaz perdeye çıkması uzun uzadıya ele alınması gereken bir mesele ya, orasını şimdilik geçelim.

Cem Yılmaz'ın sahne şovları gişelerde eserken, iddialı bir ekip daha perdeye çıktı ve bütün rakiplerinin pabucunu dama attı.

Şahan Gökbakar'ın senaryosunu yazıp başrolünde yer aldığı 'Celal ile Ceren', ilk haftasında 1 milyon 142 bin 796 kişi tarafından izlendi.




İlk hafta kıyaslaması yaptığımızda, Celal ile Ceren'in, CM101MMXI Fundamentals'tan 80 bin kadar daha fazla izlendiğini görüyoruz.

Celal ile Ceren'in 660 salonda gösterildiğini hatırlattıktan sonra CM101MMXI Fundamentals'inse 442 salonda oynadığını da ekleyelim.



 rakamlar: box office

Kutsamanın sonu; Tanrı İnsan


Size ne yapmanız gerektiğini söyleyenlerin, ne yapmadığına iyi bakın...

Zira, yapmanız gerekenler genel olarak o noktada büyür...

Zihninizde büyüttüğünüzün, kalbinizde küçülmesi tehlikesi en vahimi.

Bir şey kalbinize ne denli az dokunuyorsa, o oranda hakikatten uzaktır.

Elemek ve dokumak...
İnce ve sık...
İnce eleyip sık dokumak, kalbin ve aklın ortak ibadetidir.

Ve bilmeli ki insan; kanaat, kutsamak için değil, harekete geçmek içindir.

Bugün var olan, yarın yok olabilir.

Bugünkü kanaat yarınki pişmanlık olabilir.

Beşerin şaşmasının hakikati kadar ayan beyan olan şeydir ki; kutsamak değil, haddini bilmektir, insanın yapacağı...

Kutsamak, sadece ve sadece Allah'ın hakkıdır!

Ötesinde bir şey yapan Allah'ın hakkına girmiş olur ki, düşmanımın başına gelmesin...

.............

Farkında mısınız; ne çok şeyi kutsuyoruz...

Irkımız, toprağımız, atamız/büyüğümüz, mesleğimiz, insanımız ve malımız!

Ve çağın kutsaması...

Para diyeceğimi mi sandınız?

Hayır!

Çağın kutsalı insandır...

Kulluğun tam karşıtı olan kutsama; hümanizm...

Her şeyin merkezine insanı koymak...

Halbuki 'Allah rızası' diye bir şey var...

İnsanın merkezde olduğu anlayışın varacağı yer 'Tanrı İnsan'dır ki, modern çağda yaşadığımız bu...

İşte bu sebepten; kutsamayınız...

Bir nevi fikir kutusu olan zihninizi de, varlığınızı da...

SİYAD ödüllerini konuştuk...

www.dipnot.tv'de 'hangout' sistemiyle gerçekleştirdiğimiz 'benim sinemalarım' muhabbetimiz bu hafta da güzel oldu...



SİYAD ödüllerini konuştuk...

Canlı yayında ayrıca, Özcan Deniz’in Araf fimindeki performansı ve bunun gişeye etkisi, Neslihan Atagün tartışması ile vizyona yeni girecek olan filmlerin tanıtımı yapıldı.

http://www.dipnot.tv/siyad-odulleri-adil-dagitilmadi-mi/

24.1.13

Lise görünümlü üniversitede en çok alkışı aldım!

Gençleri seviyorum.

Ne güzel enerjileri var. En ciddi meseleye yaklaşımları dahi mütebessim.

Bizim zamanımızda tam olarak böyle değildi.

Mahrum olduğumuz çok şey vardı.

En barizi ise 'özgüven'di...

Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin 2013 kış dönemi etkinlikler haftası çerçevesinde bi' sohbet gerçekleştirdik.

Hakikaten çok keyifliydi.

Bizi karşılayan öğretmenlerin nezaketi ve samimiyetiyle başlayan muhabbet, öğrenci arkadaşların ilgisi ve gözlerindeki ışıkla katmerlendi.

Mevzu, popüler konulardan uzaklaşamadı.

Gençlik söz konusu olunca maalesef mesele böyle oluyo'.

Lakin İmam Hatip'te popüler hususlar dahi bi' başka işleniyo'.

Bi' İHL'li olarak bu okullarda ayrı bi' haz alıyorum...



Muhabbetin büyük bir bölümü -'Muhteşem Yüzyıl'ın temsil ettiği- son dönem tarih filmleri ve diziler bağlamında sanat eserlerinin mevzu ettiği konulara yaklaşım tarzı oldu.

'Dizi' gibi tüketim unsuru somutluk üzerinden sanat konuşmak çok mümkün değil elbet. Fekat mahiyet bakımından durum değerlendirmesi yapabildik, uzun uzadıya.

Özellikle vurgulamaya çalıştığım şey, 'kutsama' yanlışımızdı.

Osmanlı'nın ecdadımız olduğunda şüphe yok. Ama Müslüman'ın ecdadı Osmanlı ile sınırlı değildir. Ve Allah'ın belirttiği şeyler dışında kutsalımız da olamaz. Bu bakımdan Hürrem'in veya Kanuni'nin eleştirilmesi veya farklı bakımlardan ele alınması sıkıntı oluşturmamalı. Dokunulmazlık zırhını kendimiz yırtıp atmalıyız.

Ben bunları söylerken, Film Arası Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Suat Köçer, tarihi gerçekliklerin kasıtlı olarak çarpıtılmaması halinde bu tür yapılmarın kendi özgür alanlarının olduğunu söyledi.

Film Arası Dergisi Editörü Yeşim Tonbaz Güler de özellikle eleştirmenin önemine vurgu yaptı ve herkesin farklı sınırlar koyma çabasında olduğuna işaret ederek, temel dinamiklerde anlaşıldığı müddetçe sanatçıların özgür olması gerektiğini belirtti.

Film Arası Dergisi Yayın Kurulu Üyesi Gökşen Aydemir ise sansürün kabul edilemez olduğunu ifade etti ve özellikle devletin, sanat eserlerine müdahalesinin söz konusu olamaycağını söyledi.

Film Arası Dergisi Yayın Koordinatörü Ahmet Toklu da özellikle dizi piyasasında edindiği tecrübeden yola çıkarak dizilerin üzerinde çok konuşulmaması gerektiğinin altını çizdi. Toklu, "zaman kaybediyoruz" dedi ve fikri kabul görünce mevzu değişti.

Sohbetin sonunda Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde yakın zamanda yapılması planlanan kısa film ve benzeri çalışmalarda neler yapılabileceği konuşuldu.

Film Arası ekibi olarak, her türlü yardımda bulunabileceğimizi ifade ettik.

Film Arası Dergisi Editörü Yeşim Tonbaz Güler,
okul müdürü Mitat Tekçam'dan plaket alırken...


Misafir edildiğimiz Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi ile ilgili bi'şi demek istiyorum ki; orada tam bi' üniversite havası var.

Okulun genç müdürü Mitat Tekçam'ın enerjisi, gençlerin özgüven dolu arzusuyla birleşince, okul tam bi' üretim sahası olmuş.

Bünyede çok sayıda dergi çıkarılıyo'. Gazete hazırlanıyo'. Şu an hazırlık aşamasında olan galeri alanı da okulun genel manzarası da çok güzel. Sıcak ve profesyonel.

Öyle çok imrendim ki, okula yeniden gitmek için davet beklediğimi buradan ilan ediyorum (:

Okulun çıkardığı karikatür dergisi 'Çekirdeksiz Karpuz'dan çok beğendiğimiz şu karikatürü paylaşmadan edemeyeceğim (:

Laf aramızda, biz hala gülüyoruz ((:



( Bu arada, Suat son anda hamle yapsa da en çok alkışı ben aldım. Hakikat bu (-:  )

'Benim Sinemalarım' bugün...

Dipnot.tv ve Film Arası Dergisi işbirliği ile yapılan 'hangout sinema sohbetleri' devam ediyor...

'Benim Sinemalarım' başlığı altında her perşembe 16:00'da düzenlenen canlı yayında, sinema gündemini, vizyon filmlerini ve hâlkımın da katılımıyla sinema namına her şeyi konuşuyoruz.

Bugün de bekliyoruz (:

İşte daha önceki sohbetlerimiz:

http://www.youtube.com/watch?v=bP6yVu17S2s

http://www.youtube.com/watch?v=rxNm_xNRGbM&feature=share

23.1.13

bi'şi diycem; hayırlısı...
















insan, bi'şileri dile getirmek için geldi, dünyaya...

fekat mühim bi' nüans var ki, konuşmak için önce dinlemek lazım gelir...

uzun uzun dinledikten sonra konuşanların dünyasından, kısa kısa öğrenip lafı uzatanların zamanına gelmiş bulunuyoruz...

bizi bu hale, biz getirdik...