24.3.13

barışı düşündüm / savaştan güç aldım



anne,
barış diye bir şeyden bahsediyorlar
hiç görmedim, tadını da bilmiyorum.
hani böyle;
tebessüm ederken gözlerinin sızlaması,
yanındayken birinin, birini arzulaması
dolması gözlerinin, bir çocuğun yanağını öperken
güneşin, her daim ikindi tadında
rüzgarın, sadık bir okşayıcı olduğu
elin, el ile ısındığı
el ele sıcaklığın büyüdüğü
büyüyen her şeyin yeniden doğduğu
ölümün, ölüme hizmetkar olduğu
insanın, insana insan gibi davrandığı
bir 'hal' diyorlar...

baba,
bütün barışları babalar öldürüyormuş
inanmadım
yakıştıramadım
bilemedim de.
ama sonra bir şey hatırladım
bir an
gözlerinden öpüyordun, tanımadığın bir çocuğu
bir hal'di, bu
barışa emsal.

sonra dünyayı düşündüm
üşüdüm
şaşırdım
ve ılık bir rüzgar dokundu yanağıma
turuncu ışığı açtı, gözlerimi
ölümü düşündüm
ölümden güç aldım
barışı düşündüm
savaştan güç aldım
kalmayı düşündüm
hayattan göç aldım
düşünmeyi düşündüm
düşünceden öç aldım
sözü düşündüm
sesten söz aldım
geç kalan bütün pişmanlıklar adına
erken düşen kalelerin yanına
bir tohum bıraktım.
ılık rüzgar
ikindi güneşi
bir anne ve bir baba şefkati ile
büyüsün diye.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder